Kategori Arşivleri: Günlük Yaşam

Sürre Alayı Sandıkları Antep’te yapılırmış.

Sürre Alayı Sandıkları Gaziantep’te yapılırmış. Osmanlı döneminde Antep’te deriden sandık biçiminde imal edilmiş seyahat valizleri, sandıkları vardır. Günümüze de ulaşmış olan bu sandıkların ön tarafları sarıdan (pirinçten) yapılmış çift kilitli, arkaları zincirli (deri kordonlu, halkalı), yük hayvanına çift taraflı yüklenecek şekilde tasarlanmıştır. Daha çok kervanlarla yapılan seyahatlerde kullanılan bu valizler, “surre alayı sandığı” adıyla tanınmışlardır. […]

Cuma günü heyrat için lor böreği yaptırıp dağıtın

Aziz mibaarek Cuma günü heyrat için lor böreği yaptırıp dağıtın. Yarım kilo zeytin yağında 1 kilo soğanı kavurun. Biraz soğuduktan sonra 2 su bardağı kırmızı biber dökün. 5 kilo lora 10 bağ maydanoz, yarım kilo taze sarımsak doğrayın. Üzerine yağda örselenmiş soğanı dökün. 1 avuç kuru tarhın atıp eyice karıştırın. Fırına salın yarım yumağa 120 […]

Cumhuriyet’ten sonra Gaziantep nüfusu ve imarı

  Cumhuriyet’in ilk yıllarında otuz dört mahalleden oluşan şehir, kale ve onun çevresindeki iskân alanlarından meydana geliyordu. Bu konut alanları, merkezi kale olan ve yarı çapı 500-600 metreyi geçmeyen bir alan içinde sınırlı kalıyordu. Nüfusu da henüz 40.000’e ulaşmamıştı (1927 sayımında 39.571). Şehrin bu dönemdeki ilk imar planını 1933-1935 yıllarında Hermann Jansen yapmıştır. Bu ilk […]

Tezel Kardeşler

  Antep esnafının pratikliğini, müteşebbisliğini, çalışkanlığını kanıtlayan insanlardan üçü olan Ahmet, Osman ve Şakir Tezel kardeşler, Suburcu Caddesi’nde 20. yüzyıhn ilk yarısında Antebin en iyi berber dükkanlarından birini işletmişlerdi. İş yerleri tam olarak şimdiki Akbank’ın yanına düşen Tezel kardeşler işlerini yalnızca berberlikle sırurlandırmamış, dükkanın bir kısmını bayan kuaförü haline getirmişler, 30’lu yıllardan itibaren dükkanlarının yanında […]

Askerini ayrı, hacısını ayrı, nişanlısını ayrı: Gaziantep davetleri

Davetler, Gaziantep’te insana ve insan ilişkilerine gösterilen önemi gösteren, ince düşünceli geleneklerden. Geçmişten bugüne yaşatılan davet geleneği amacına göre çeşitlidir. 1- Nişanlı daveti: Oğlan evi kız evini davet eder. Bu mevsimine göre sahrede veya evde olur. Bahar aylarında ise kaymak batırmalı olur. 2- Gelin daveti: Gelin geldikten bir iki ay sonra başlar. Gerek kız evinden, […]

Antep’te Darü’l Harir (İpekcilik Mektebi)

  Sultan Abdulhamit zamanında Antep’te ve Bursa’da İpekcilik mektebleri açılmış. XVIII.YY’ın ikinci yarısında Gaziantep Zeynel Özlü (Sayfa 119, 145, 146) Dokumacılık denilince akla Antep’e özgü kutnu kumaş gelir. Kutnu ipekli bir dokuma türüdür. Ham maddesi suni ipek ve pamuk ipliğidir. Ana renk sarı olmakla beraber 60’dan fazla çeşidi vardır. Mecidiye, zincirli, darcı çiçekli gibi isimler […]

Suburcu’nda akşam sazı

Suburcun�da Eski Postanenin kar??s?nda �ok g�zel bir karakol varm??. Bu karakolun biti?i?inde kurulmu? ilk kul�p F?nd?kl? Bah�esi ise bug�n �zerinde Atat�rk heykeli olan Maarif’deki meydandaym??. Burada bir sahne varm??. Sahnede saat 17.00’den itibaren ince saz �alarm??. ??inden �?kan Antepliler burada rak? i�er, m�zik dinlerlermi?. �nl� sanat�? Hamiyet Y�ceses de burada sahneye �?km??. Maarif Bah�esi ise, […]

Hamislik

1. Ustaya meslek bellemeye giden çıraklar eskiden Cuma günü tatil olduğu için, haftanın son çalışma günü olan “hamis” (perşembe) günü haftalık ücret alırlardı. Bu ücretin adı “Hamislik”tir. 2. Çocuklar Kuran öğrenmeye mahalle hocalarına giderler. Hocanın okutma ücreti haftalık olarak hafta sonu yani hamis (perşembe) günü verildiği için buna da “hamislik” denir. 3. Bir alışverişte araya giren adam, […]

Antepli hangi hallerde, ne olur?

• Karnı aç ve tam yemeğin üstüne geldiyse KÜŞÜMCEK olur. • Sahrede mangalı GAYİLMEZSE, irezil olur. • Kabak dolmasına ekşisini erken kor,dolması SIRINSI olur. • Üstüne ASBAP tam olursa PEH olur. • Saklı gizli bir iş tutar,CARIS olur. • Saçma atarsa HANEEN ULOO olur. • İki ekmeenen BALCAN KEBABI yerken OFF LİNE olur. • Bir […]

Güneş gediy Meneş gediyy!

Meneş, yaklaşık 1890’larda Antep’te yaşamış bir ses sanatkârının adıdır, Ermenidir. Kemanı Zadik adlı bir Ermeni, kanunu da Kara adlı biri çalardı. Zadik’in keman çalması dillere destandı. Bu kemancı güzel okurdu da. Sesi çok dokunaklı idi. Hele Meneş’in sesi o kadar tatlı ve tiz idi ki üç kilometre mesafeden dinlenebilirdi. Yine sürgün avına çıktı gamzelerin, diye […]