DIĞILDAMA“nın türlü halleri:•İşin kırık olur, para diye it kırkarsın , DIĞILDARSIN.•Evde hasta vardır, hastane, doktor, filim; bir aşşağı bir yukarı koşarsan; dığıl, dığıl , DIĞILDARSIN.•Yolda tekerin patlar, bagaj ağzına kadar dolu, lastik altta ise , DIĞILDARSIN.•Kız gelin olacak, oğlan mektepte okuyor, bir yerden çekersin bir yer açılırsa ;dığıl, dığıl , DIĞILDARSIN.•Yeni dükkan açacaksın, nacar gelir, […]
Gözel haneklerimiden : Hallaç, sen aç, ben aç. Sen de benim gibisin ne hava atıyorsun manasında .Yoksul olduğu halde yüksekten atan kimsenin halini belirtmek için söylenir.
Gözel haneklerimizden : Kaynamaya koca öküzün eti ! Eğer yapılması gereken bir iş varsa en tecrübelidir diye yaşlıların yapmas istenir. Yaşlının bilgisi terbüsedi vardır ama takati yoktur, onu kimse bilmez iş yine de yaşlıya doğru gönderilir, yontarlanır.
Ne olursa YAALLAAA denir. ( Olur mu yahu,daha neler,olmaz ki ama,o da ne ) -Bir arkadaşın, akşam, kavun peynir ekmek yedim, gene de rahatsız oldum deyip, ardından da iki çarşı ekmeği, iki ev ekmeği, bi kilo pendir. üç kavun yemişim derse ;Uzuunca bir YAALLAAA çektikten sonra la yoorum sen ahmedin öküzü olmuşsun denir. -Avradınız; böön kız evine gettim hele […]
Gözel haneklerimizden : Hamalı Hamıslı , bizim it sizden namıslı ! Birbirleriyle adamakıllı döğüşüp boğuştuktan az sonra tekrar barışıp sıkı fıkı görüşen kimselere ince bir gönderme .
Gözel haneklerimizden : Hanek ola döğüş olmaya ! Karşındakinin haksızlığını, soytarılığını, yaptığını, yapmadığını sakin sakin söyleyesin yüreğini buz gibi edesin ama kavga çıkmadan kırgınlık olmadan haneğini sayasın.
Doğduğunda Ahmediye ya da Kuran sayfasının kenarına doğum tarihi yazılırdı. Çünkü en sağlam evrak onlardı. Kaybolmaz, sağlam. Doğum günleri de şöyle söylenirdi. -Teze pendirlerde -Şaraküstü’den marıl geldiydi o gün. -Teze hıyarlarda -Arpa yolmasında -Gaynanamgil bulgur gaynatmıya gettilerdi, o gün. -Eriklerin comcomusunda -Antep balcanı çıktıydı. -Tomusun sıcaanda -Karalık sergisinde -Fıstık sergisinde -O gün kuyruk doğduydu. Beter […]
Deveye “kârın ne ?” demişler. -Kazazlık. -Yakışır ince bileklerine ! (Kaba saba bir adamın ince bir sanatı kendine meslek olarak seçmesine alaylı bir eleştiri) Kazaz:İpekli dokuma işi yapan meslek erbabı
Gözel haneklerimizden: Gözünün pamuk yüklü deveyi göreceği yok. Öyle öfkelenmiş veya kendini öyle ateşle işe vermiş ki gözünün pamuk yüklü deveyi göreceği yok.(Pamuk kaba bir yüktür, deve de iri hayvan görmemek mümkün değil ama öfke veya dalgınlık onu bile görmez.) Fotoğraf : 1940 larda Kale altında develer.
Gözel hanek Hakkı b.kunu ödemedi! Satışı masrafını veya sermayesini bile ödemedi. Aldığınız maldan epey karınız oldu mu ? Ne gezeer hahı b.kunu ödemedi.